Aydın Demir: “İyi bir aşçı ahlaklı olmalıdır. İşine, mesleğine, yaptığı yemeğe ve malzemeye saygılı bir aşçı en makbul olanıdır.”
Etli yaprak sarmasının yoğurtlu suyuna ekmek bandırmayı, ailecek mantı kapatıp kaşık kaşık yemeyi, karnıyarığın patlıcanlarını, acılı tarhana çorbasını, helmelenmiş pastırmalı kuru fasulyeyi.. Türk olmayı ben en çok mutfakta seviyorum..
Blogumda başlattığım “Gastronomik Sohbetler” serisi çok beğenildi.. Yeni tanışmalara devam.. Konuğumuz, Türk mutfağına uzun yıllar emek vermiş, birçok eski Türk yemeği tarifini günümüz mutfağına kazandırmış Executive Master Chef Aydın Demir.
Bugüne kadar Cumhurbaşkanlığı Mutfağı’nın, Konyalı’nın, Chan-ga’nın, Çırağan Sarayı Tuğra Restaurant’ın, Ritz Carlton Hotel’in, Divan Otelleri Grubu’nun Executive şefliğini, Qatar Doha’da İslami Sanat Müzesi ve Kültür Köyü Şükrü Pasha restoranlarının açılışını ve yöneticiliğini yaptı.
Fransa Lyon’da, Les Toques Blanches du Monde’un “2012 Yılının Şefi” ödülünü aldı.
Şefliği sırasında, Konyalı Kanyon Lokantası’nda Chain des Rotisseurs daveti başarı plaketi, farklı kurumlardan davet menu tasarım ödülleri aldı. Çırağan Kempinski Tuğra Restoran, Travel and Leisure Magazine tarafından Dünyanın En İyi 10 Hotel Restoranı arasında gösterildi. Time-Out Magazine tarafından 2008’de “Türkiye’nin En İyi Şefi” seçildi.
9 yıl önce Konya mutfağını incelemek için saygıdeğer Türk mutfağı araştırmacısı Nevin Halıcı Hanımefendi’nin misafiri olmuştuk. Konya’nın meşhur fırın kuzu kebabını yemiştim. O kadar lezzetliydi ki.. Bu Fransızların Confit’si (kaynama derecesine gelmiş bol yağın içinde tıkırdatarak pişirme tekniği) dedim. Nerede nasıl piştiğini görmek istedim. Manzara beni çok etkiledi. Taş odun fırınında büyük ve geniş bir kazanda eritilmiş kuzu yağları içerisinde gece sabaha kadar kömür ateşi közünde kuzu yavaş yavaş 5- 6 saatte pişiyormuş. Bu gelenek Mevlana döneminden beri böyle süregelmiş. Dedim ki “En basit örnek bu.. Bizim mutfağımız ve tekniğimiz yüzyıllardır var.. Neden Fransız Ördek Confit’sine hayranız? Bizim de Konya fırın kebabımız, kaz ve ördek tridimiz var. Araştır Aydın! dedim. “Gelecek ve kariyer kendi kültüründe.. Sahip çık ulusal değerlerine..” 10 yıldan fazladır Türk coğrafyası lezzetlerinin peşinde koşuyorum.
Çok bilinmeyen yerel lezzetlerimize örnekler veririr misiniz?
Yerel güzeldir. Yerel olana sahip çıkmamız gerektiğinin tüm ebeveynler demesek de birçoğumuz farkında. Bunun medyaya çok yansıması sanırım bir popüler kültür hareketi.. Halkça popüler olanı severiz biz.. Bu popülerlik ilk defa halka yarayacak.. Şehir hayatından bıkanlar, belli entellektüel birikime ulaşanlar doğal yaşama ve doğal beslenmeye dönüyor. Umarım bunun da cılkı çıkmaz ve doğa bu yüzden de çarpık bir şekilde katledilmez..
Dört kuşak aşçı bir aileye mensupsunuz, oğullarınız da sizin yolunuzda… Genç aşçı adaylarına önerileriniz neler?
Zeytinyağlılar, çorbalar, pilavlar, mezeler, hamur işleri, sebzeli etli yemekler, sütlü ve hamur tatlılarıdır. İsim vermek çok zor.. Kanaatimce her biri başyapıt.
Damla sakızını havanda dövün. Patlıcanları alaca soyun ve kuşbaşı şeklinde doğrayın. Patlıcanları tuzlu suda 2-3 dakika haşlayıp süzdürün. Soğanları yemeklik doğrayın ve tencereye tereyağını koyup soğanları kavurun. Patlıcanları ekleyip ezmeden kavurun. 3 bardak sıcak suyu, tuzu, safranı ve sakızı ekleyip kaynatın. Balı ekleyip süzdürdüğünüz pirinci salın. 2 dakika hızlı, daha sonra kısık ateşte kapağı kapalı vaziyette 15.dk pişirin. Karabiber ekleyip karıştırın ve kapağını kapatıp demlendirin.
Acem Pilavı – 19yy
Demirhindiyi akşamdan ıslatın ve sabah ocakta bir iki taşım kaynatın. Soğuduktan sonra süzün ve şekerini ekleyip karıştırın. Buzdolabında soğuk olarak muhafaza edin.
Soğuk başlangıç olarak:
Uskumru Dolması – Akdeniz Salatası ve kırmızı pancar sosu eşliğinde.
Buzlu Nar Karsambaç – Kavun Ezmesi ve nane yağı eşliğinde.
Afyon Kaymaklı Ayva tatlısı -Antep fıstıklı gevrek yufkalar eşliğinde.
Geceyi güllü lokum eşliğinde Sakızlı Türk kahvesiyle bitirirdim.