Özkan Schulze: “Hayatın içinde sanatı, sanatın içinde hayatı paylaşmak…”

0 306
Oyuncu Derya Alabora bir röportajında bedenin tiyatro için öneminden bahseder: “…Önceden bedene önem verilmezdi halbuki çok önemlidir beden dili. Şimdi bazı konservatuarlarda tamamen bedene yönelik eğitim veriliyor. Klasik deyişle bizim enstrümanımız da bedenimiz. İki senelik o eğitim bana çok şey kazandırdı. Özkan Schulze ile çalıştım, o da bir sayfa açtı oyunculuğumda. Eric Morris yöntemi vardır. Kendi kendinle yüzleşmek, kendini düzeltmek, kendinin farkında olmak. Bunu yaptıktan sonra ancak başka karakterleri alabiliyorsun üstüne. Yoksa kendi karakterinle sorunun olursa tiyatro sahnesinde alacağın karakterle çatışma yaratır. Özkan ile Eric Morris yöntemiyle yaptığımız çalışmalar bir anda çiçek açtırdı bende.”
 
Özkan Schulze Datça’da yaşıyor. Metamorfoz Kültür Evi’nde tiyatro dersleri veriyor. Oyuncuların bugüne kadar sahnelediği oyunlar şunlar:  Behiç Ak “Newton Bilgisayardan Ne Anlar”, Ece Temelkuran “Kıyı Kitabı”, Michael Ende (çocuk oyunu) “Kabusyiyen”, Theresia Walser “Son Şeylerin Listesi.



Datça öncesi ve Datça sonrası hayatınızın en mutlu kesitleri nelerdi?
Bugünden geçmişe baktığımda, yaşarken farkedememiş olsam da mutlu olduğum çok an var. Bir tanesi de 1984 yılında Datça’ya ilk defa geldiğimiz gündü. ”İşte burası” diyerek, buraya yerleşmek istemiştik. Bunun için yirmialtı yıl çalışıp bekledik ve sonunda başardık da…
 
Yirmialtı yıl boyunca her yaz Datça’ya geliyorduk. 2010 yılında İstanbul’la tüm bağlarımızı kopararak Datça’ya tamamen yerleştik. Hayatım boyunca  birçok şehir ve iki ülke değiştirdim. Çocukluğumdan beri kendimi hiç bir yere ait hissetmemiştim.  Datça’da zaman geçirmeye başlayınca, her geçen yazdan sonra ayrılmak bana zor geldi. Bir baktım kendimi buraya ait hissediyorum,  sırf taşı toprağı, havası ve denizi yüzünden.


Datça’daki yaşantınızdan memnun musunuz?
Yine bugünden geçmişe bakınca, ancak bugün farkedebildiğim birçok dönüm noktası var. Birini özellikle ortaya çıkarmak çok zor. Ama ailemin eğitimim konusunda verdiği  destek ve özgürlük sınırsızdı. Tüm başarımın altında ve arkasında onların gücü yatıyor. 
Datça’da yaşıyor olmak genelde beni mutlu hissettiriyor. Çok hızlı betonlaşması ve alt yapının buna yetişememesi tabii ki beni de üzüyor. Çevreyi koruyan bir turizmin gelişmesini sağlamadığımız için çok şaşırıyorum. Ancak aptallar oturdukları dalı keser…
 
Hayatınızın dönüm noktasında kim var? Ne var?
Yine bugünden geçmişe bakınca, ancak bugün farkedebildiğim birçok dönüm noktası var. Birini özellikle ortaya çıkarmak çok zor. Ama ailemin eğitimim konusunda verdiği  destek ve özgürlük sınırsızdı. Tüm başarımın altında ve arkasında onların gücü yatıyor. 


Mesleki geçmişinizden bahseder misiniz?
Almanya’da 20 yıl yaşadım ve oyunculuk okudum, orada bir süre oyuncu ve yönetmen asistanı olarak çalıştım, yine bir süre eğitmenlik eğitimi aldım ve 1992 de İstanbul’a döndüm. 2010 yılına kadar hem özel hem şehir hem de kendi kurduğum arama tiyatrosunda 20 den fazla oyun sahneledim, kiminde oynadım. En keyif aldığım dönem TAL’de (tiyatro araştırma labaratuarı) Beklan Algan’la çalışmak oldu.


Datça’da amatör oyuncularla gerçekleştirdiğiniz son çalışmalardan bahseder misiniz?
Datça’da 2013’den beri birlikte çalıştığımız bir oyuncu ekibimiz var. Çeşitli yaş ve meslek gruplarından olan bu arkadaşlarımız önce oyunculuk eğitimi aldılar, uzun bir prova döneminden sonra da birlikte Ece Temelkuran’ın “Kıyı Kitabı” adlı şiirsel hikayesini sahneye uyarladık. Metamorfoz Sanatevi bünyesindeki “Tiyatro Metamorfoz” sahnesinde  oynanmakta. Şu aralar başka iki oyunun provalarındayız. Birinin kış sonunda, öbürünün yaz başı gibi prömiyerlerini yapacağını ümit ediyoruz…
Aynı ekip arkadaşlarımızla Aralık 2017’de İstanbul Koç Üniversitesi’nin 8. Tiyatro Festivali’ne katıldık. Hepimiz için çok heyecan verici bir süreç yaşanıyor. Tüm dileğim Datça’da ekibimizin büyümesi, gelişmesi,  birçok oyunlar üretmesi ve turnelerle seyircimize ulaşması..

Sanat ve sanatçı tanımlarınız nedir?
Thomas Brasch’ın (Alman oyun yazarı) dediği gibi, sanatın görevi belki de hayalini kurduğumuz dünya ile karşılaştığımız dünya arasında bir bağ kurabilmek, bir köprü inşa edebilmek, yaralarımızı deşmek, iltihapımızı akıtmak… Herşeyi sorgulamayı, irdelemeyi öğrenmek. Sanatçı kişi de bütün bunları araştıran, ortaya çıkartan ve çıkanı canlandıran oyuncu.

Mutluluk ve sanat ilişkisi nedir sizce?An’da olduğum her an mutluyum, o an her ne yaşarsam yaşayayım.. ve sanat da her an An’da olma becerisini geliştiren bir süreç.

En beğendiğiniz sanatçılar kimler?
Rahmetli Tomris İncer çok sevdiğim, saygı duyduğum, oyunculuğuna hayran olduğum bir oyuncu, ölümsüz bir sanatçı..

Hayatınızda aldığınız en önemli öğüd neydi?
“Asla durma. hep gelişmen için çalış!”

Tiyatro amatörlerine başlangıç tavsiyeleriniz nedir?

“Asla durmayın, hep gelişmek için çalışın”

2018 hayalleriniz ve hedefleriniz neler?
Hayallerimiz ve hedeflerimiz adım adım gerçekleşiyor. Zevkle çalışıyoruz, ekipleşiyoruz. İstikrarlı bir şekilde üretiyoruz. Özlemimiz çalışmalarımız seyirciyle buluşturmak. An’ları birlikte yaşamak.. Hayatın içinde sanatı, sanatın içinde hayatı paylaşmak…

 
Devamı:  “Bir Başka Datça” söyleşilerimde.. Yakında..
Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.