Bengü Karaduman: “Çevremdeki olayları sindirebilmek ve kendimle bağlantıda kalabilmek için üretiyorum..”

0 264
“Yaraizi”

Bengü Karaduman’ın çizim, video ve yerleştirmelerinden oluşan görsel-işitsel eserler sergisi “YANKIECHO”,  30 Aralık tarihine dek İstanbul’da, Milli Reasürans Sanat Galerisi’nde izlenebilir.

Eserleriniz üzerinden sanatınızın zaman içindeki gelişim ve değişimi anlatır mısınız?
İşlerin atmosferini ve plastiğini oluşturan bütüne yeni araçlar ve medyalar eklenmeye başladı. Videoları göstermek için farklı taşıyıcılar aramaya başladım.

Hareket, zaman ve ışıktan oluşan video görüntüsünü ileten farklı elektronik araçları kullanmaya başladım. Standart olmayan (şimdilik) ham ekranlar (laptop, ipad ekranları gibi) “Yara İzi” enstalasyonunun plastiğini oluşturdu.

İki boyutlu animasyonlar yaparken, üç boyutlu animasyona da yöneldim.

“Huzursuz Manzara” adlı işim için bilgisayarda ses kompozisyonları ürettim ve bu kompozisyonların içerisinde kendi sesime de yer buldum.

 

“Barınak”

Son çalışmalarınızın hikayesi nedir?
Sergide yer alan işlerin her biri başka bir yöntem izliyor. Soyut desenlerden yola çıkarak hareketli manzaraların dört ayrı temaya göre (Islak Işık, Denizin Dalgaları, Sis Kuşları, İşleyen Metal) atmosfer oluşturduğu ve kırık aynaları kullandığım medya enstalasyonu “Huzursuz Manzara” duyusal izlenimlerle yaklaştığım bir iş.

Gördüğüm rüyalardan kesitler sunduğum bir başka iş “Yara İzi” bilinçaltıdan gelen verileri işledi.

“Yerleşik Geçicilik” adlı video işim ise, sert gerçekler diye adlandırabileceğim mülteci meselesine odaklanıyor. 

“Huzursuz Manzara”


Serginiz YANKI ECHO hakkında bilgi verebilir misiniz?

Öykü Özsoy kurtaörlüğünde Milli Reasurans Sanat Galerisi’ nde 14 Kasım’ da açılan YANKI ECHO sergisi 30 Aralık’ a kadar görülebilir.

Sergi desen, kolaj, video ve enstalasyonu gibi medyaları barındırıyor. Serginin, yazısını Öykü Özsoy’ un kaleme aldığı Milli Reasürans Sanat Galerisi tarafından yayınlanan bir de kitabı bulunuyor.

Çoğu insan sanatçının diğer insanlardan daha farklı olduğunu düşünüyor. Sizce de böyle mi? Neden?
Farklı olduğunu düşünmüyorum. Sanat üretmek diğerleri gibi bir meslek.

 
“Yerleşik Geçicilik”

Herkes aynı dünyanın içinde var olmaya çalışıyor. Herkes hayatta bulunduğu süre içinde, içine doğduğu şartları geliştirmeye gayret göstererek kendine uygun fonksiyonu ve anlamı bulmaya çalışıyor.

Mutluluk ve sanat arasında bir ilişki var mı sizce?
Mutluluğun tanımı herkese göre değişir. Genelde mutluluk sanki kesintisiz devam eden bir durummuş gibi algılanıyor. Gidip geliyor, ve çoğu zaman anlar içinde var oluyor, uçuşkan..

Sanat ise benim için devamlılığı olan bir durum. Bir iş diğerine yol açıyor, bir düşünce bir malzemeyle ilişki kuruyor, yeni anlamlar ürüyor ve dünyayı farklı yorumlama imkanları doğuyor.

Sizi yaratmaya iten, tetikleyen unsurlar nelerdir?
Kendimi ve bulunduğum ortamı yeniden tanımlama dürtüsü ortaya çıkıyor. Bulunduğum zaman dilimi içerisinde en sarsıcı, en anlam veremediğim durumları gözlemleme ihtiyacı hissediyorum. Aslında herşey bir ihtiyaçla başlıyor.

Gözlemledikçe parçalar (veriler, duygular, görüntüler, sesler) birikiyor. Birikenleri düzenleme ve anlamlı bir bütüne dönüştürme ihtiyacı ortaya çıkıyor. Çevremdeki olayları sindirebilmek ve kendimle bağlantıda kalabilmek için üretiyorum..

 


BENGÜ KARADUMAN
1974 – Almanya doğumlu

Eğitimi:
1999-2004
New Artistic Media, Saar Güzel Sanatlar Akademisi (Hochschule der Bildenden Künste Saar), Saarbrücken, Almanya

1992-1997
Sahne ve Kostüm Tasarımı, Mimar Sinan Üniversitesi, İstanbul, Türkiye

 

Cevap bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.