An ve Anlam 12 – Gülay sorar, Gün yazar. Her pazar…
Gülay:
Yüksek bilinç kavramı sana da aynı şeyleri mi söylüyor?
“Sakin Bilinç”, Felix Labisse, 1952, tuval üzeri yağlıboya |
Bu yukarıdaki durumu düşüncelerle donatmamak, olduklarınca algılamak durumu olsa gerek “yüksek bilinç”… Üzerinde herhangi bir yargı, yorum üretilmeyen, gerçekleştirmek için çaba gösterilmeyen gözlem ile de anlatılabilir belki. Gözlenen her ne ise… Her ne var ise o gözleniyor o kadar! Her ne var ise. O varolan ve gözlenen, bir düşünce, bir duygu da olabilir.
“Raydan Çıkmak”, Jan Hankins, tuval üzeri yağlıboya |
O aldığımız yaşam parçasını, gözlediğimizi, değiştire değiştire yorumladık, yorumlaya yorumlaya değiştirdik ya, iş burada da bitmiyor. Onu dile getirmemiz, dilimize, tavrımıza, önceliklerimize yani dış dünyamıza yansıtmamız sözkonusu olduğunda ise onu olanca sadeliği ile değil, diğerleri tarafından en iyi algılanacak, hoşa gidecek ya da belki kimilerini etkileyecek şekilde sunmaya yönelecek ve bu amaçla tekrar yontup biçmeye, kimi yerlerini değiştirmeye başlayacağız. Gerçekten daha da uzaklaşmakta olacağız.
Gün ARUN
''Bırakalım kimileri ulaşsınlar zirvelere,bizler,mümkünse herbirimiz,adım adım ilerleyelim.Daha iyiye yönelmek adına.Yaşamımızı iyileştirmek adına…''
Yazınızı güzel bir cümleyle sonlandırmışsınız.Bir de yazınıza eşlik eden iki eseri çok beğendiğimi de belirtmek isterim.
Tesekkurler Mahmut Bey.
Yazilari ben yaziyorum, onlara eslik eden calismalari ise Gülay Hanim secip yazi yanina ilintilendiriyor. Kendisinin her yazi icin ne sececegini ben de merak ediyor, bekliyorum.
Saygiyla. Gün ARUN