Bozcaadalı Ülke Şef: “Yerellik ve özgünlük değerimizi korumalıyız…”
Ülke Diler, Bozcaada Cabalı Meyhane’nin sahibi ve şefi. Denizin üstündeki salaş mekanı huzurlu, mezeleri nefis.. Ülke Şef ise sohbeti komik, bir doğa ve gönül adamı… Adıyla, duruşuyla, lezzetiyle çok yakışıyor adaya.. Sizlerle tanıştırmadan edemezdim..
Bozcaada’ya yolunuz düşerse (belki Bozcaada Yerel Tatlar Festivali’nde), Ülke Şef’in yemeklerini tatmak isterseniz yerinizi önceden ayırtmalısınız.. demedi demeyin!
Aslında gıda işi ailemden geliyor. Dedem, İstiklal Caddesi’ndeki ilk müslüman pastanecidir. Lale Pastanesi’nin sahibi idi..
Daha sonra babamla birlikte İstanbul’un ilk lahmacun ve kebabçısını açmışlar. Kökenlerimiz Gaziantep bizim. Orada hala aile vakfımız var.. Aslında babam benim yiyecek işine girmemi hiç istemedi. Hep uzak tutmaya çalıştı. Mutfakta çalışarak para kazanılamayacağını düşünüyordu. Ama armut dibine düşüyor genellikle.. Tabiri caizse ben de yemek işine balıklama dalmış oldum…
Babamın pizzacı dükkanında çalıştım. Pizza işine birkaç yıl da Ukrayna’da devam ettim. Sonra tekrar İstanbul’a geri döndüm..
Bozcaada’ya gelişiniz nasıl oldu?
Kardeşim Bozcaada’da yaşamaya başlamıştı. Restoran işletiyordu. Ben de Ada’ya gelip bir karavanda yaşamaya başladım. Sonra da kendimi kardeşimin restoranında aşçılık yaparken buldum. Gittikçe keyif almaya da başladım açıkçası..
Keçi Peyniri Eritme |
Sebzeler, balıklar, meyveler… Yemek malzemelerinizi nerelerden tedarik ediyorsunuz? Kendi tarlanızı kurmayı düşünüyor musunuz?
Kağıtta Kalamar |
Rumlardan sizlere intikal etmiş tarifler var mı?
Memnuniyetle.. İki közlenmiş patlıcan, labne peyniri, tuz, sarımsak, bir kaşık yoğurt.. Ağız tadınıza göre miktarlarını ayarlayabileceğiniz yalın bir tarif..
Araç yoğunluğu ve çevre kirliliği gibi klasik problemlerin dışında bence en büyük problemimiz Bozcaada’yı sürükleyecek bir konseptin olmaması. Birleştirici ortak mottomuzun “yereli korumak” olması gerektiğine inanıyorum. Bunun için el birliğiyle çalışmamız ve Ada’ya sahip çıkmamız gerekiyor.
Şarapçılığın önüne çıkarılan zorlukları aşabilmek için yetkililere bunu anlatabilmeliyiz. En kıymetli turizm değeri bence “yerellik ve özgünlük”tür.. Neden ben yemeklerimin yanında kendi yetiştirdiğim şarapları sunamayayım ki?”